Bu forum çerez kullanır
Bu forum, kayıtlıysanız oturum açma bilgilerinizi ve değilseniz son ziyaretinizi saklamak için tanımlama bilgilerini kullanır. Çerezler, bilgisayarınızda depolanan küçük metin dokümanlardır; Bu forum tarafından oluşturulan çerezler yalnızca bu web sitesinde kullanılabilir ve güvenlik riski oluşturmaz. Bu forumdaki tanımlama bilgileri ayrıca okuduğunuz belirli konuları ve bunları en son ne zaman okuduğunuzu da izler. Lütfen bu çerezleri kabul edip etmediğinizi onaylayın.

Bu sorunun tekrar sorulmasını önlemek için, seçeneğinize bakılmaksızın tarayıcınızda bir çerez saklanacaktır. Altbilgideki bağlantıyı kullanarak istediğiniz zaman çerez ayarlarınızı değiştirebilirsiniz.

Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adı
  

Şifreniz
  





Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler 82,076
» Son Üye MashaAXION6133
» Toplam Konular 18,401
» Toplam Yorumlar 79,440

Detaylı İstatistikler

Kimler Çevrimiçi
Şu anda 235 aktif kullanıcı var.
» (0 Üye - 233 Ziyaretçi)
Bing, Google

Son Yazılanlar
admin
Bölümleri silinmiş diski ...

Forum: Harddisk
Son Yorum: admin
Dün, 08:49
» Yorum 4
» Okunma 2,743
admin
Satılık hp g62 laptop 350...

Forum: İkinci El Satılık
Son Yorum: admin
15-05-2025, 22:35
» Yorum 1
» Okunma 46
admin
Beşiktaş Bilgisayar 0212 ...

Forum: Web Reklam
Son Yorum: admin
12-05-2025, 16:22
» Yorum 0
» Okunma 20
admin
WhatsApp Yedekleme Nasıl ...

Forum: Online İletisim Araclari
Son Yorum: admin
11-05-2025, 12:55
» Yorum 0
» Okunma 23
admin
Soket Tipine Göre İşlemci...

Forum: İşlemci
Son Yorum: admin
11-05-2025, 12:51
» Yorum 0
» Okunma 23
ademc
Samsung S24FE alınır mı?

Forum: Cep Telefonu
Son Yorum: ademc
10-05-2025, 13:44
» Yorum 0
» Okunma 21
ademc
Linux Mint 22.2 Zara

Forum: Kullanıcıların gönderdiği haberler
Son Yorum: ademc
10-05-2025, 13:31
» Yorum 0
» Okunma 26
admin
Asus Tuf Gaming A15 FA507...

Forum: Notebook
Son Yorum: admin
10-05-2025, 12:12
» Yorum 0
» Okunma 12
ademc
Apple M6 M7

Forum: Kullanıcıların gönderdiği haberler
Son Yorum: ademc
09-05-2025, 15:41
» Yorum 0
» Okunma 21
admin
Sketch Up Programı İndirm...

Forum: İndir (download)
Son Yorum: admin
08-05-2025, 21:41
» Yorum 1
» Okunma 38

 
  PlayStation 3'ün cinsi nedir??
Yazar: overkillapo - 11-06-2005, 22:26 - Forum: PC Bilesenleri ve Genel Donanım Konuları - Yorum (2)

Bi bakın ve yorumunuzu yapın.

Bu konuyu yazdır

  Bu fırsatı kaçırma
Yazar: overkillapo - 11-06-2005, 09:59 - Forum: PC Bilesenleri ve Genel Donanım Konuları - Yorum (2)

AI Life Quiz Challenge'a katılarak gelecek nesil anakartlardan ya da diğer PC bileşenlerinden birini kazanma şansını elde edin.
AI Life Quiz Challenge'a girerek gelecek nesil anakartlardan birini ve bir çok muhteşem hediye kazanma şansını elde edin. Çekilişe katılmak için AI Life anakartlar (P5LD2 Deluxe ve P5WD2 Premium) ile ilgili 6 soruyu cevaplamanız gerekiyor. Verdiğiniz her doğru cevap ASUS'tan muhteşem hediyeler kazanma şansınızı artırıyor.
Daha geniş bilgi için
[Resim: prize_home_01.gif]
[Resim: prize_home_02.gif]

Bu konuyu yazdır

  Hayat ve Tercihler
Yazar: csniper - 10-06-2005, 23:24 - Forum: KONU DISI - Yorum Yok

Michael herkesin imrendiği biriydi. Her zaman neşeliydi ve çevresine hep olumlu şeyler söylerdi. Birisi ona nasıl olduğunu sorduğunda; Daha iyi olamazdım diye yanıtlardı. Doğal bir motivatördü. Eğer çalışanlardan birisi işyerinde kötü bir gün geçirmişse, Michael, ona, durumun olumlu taraflarına bakmasını söylerdi. Michael'in bu tarzı beni çok meraklandırdı, ve bir gün Michael'a gidip sordum;

- Anlamıyorum, her zaman nasıl bu kadar pozitif biri olabiliyorsun? Bunu nasıl yapıyorsun?

Michael yanıtladı. Her sabah kalktığımda kendime diyorum ki; Bu gün iki seçeneğin var, ya iyi bir ruh halinde olabilirsin ya da kötü bir ruh halinde, seçimini yap. Ben de iyi bir ruh halinde olmayı tercih ediyorum. Kötü bir şey olduğunda, ya kendimi kurban olarak görebilirim ya da bu durumdan bir şey öğrenebilirim. Ben de bir şey öğrenmeyi tercih ediyorum. Ne zaman birisi bana derdini anlatsa, onu sadece dinleyebilir, ya da hayatın olumlu taraflarını gösterebilirim. Ben de ikincisini tercih ediyorum. İtiraz ettim. Hayır bu kadar da basit değil. Evet bu kadar basit, Michael yanıtladı ve devam etti. Yaşam seçeneklerden ibarettir. Gereksiz ayrıntıları bir kenara bıraktığında her durumun bir seçenek olduğunu görürsün. Olaylara nasıl tepki vereceğini sen seçersin. İnsanların senin ruh halini nasıl etkileyeceğini kendin seçersin. Nasıl bir ruh hali içinde olacağını kendin seçersin. Hayatını nasıl yaşayacağın da senin seçimine bağlıdır.

Michael'in söyledikleri üzerinde uzun uzun düşündüm. Bir süre sonra kendi işime başlamak için işyerinden ayrıldım. Birbirimizle teması kaybettik, fakat hayat hakkında bir seçim yapacağım sırada sık sık onu ve hayata bakış şeklini düşündüm. Birkaç yıl sonra, Michael'in ciddi bir iş kazası geçirdiğini duydum. 18 saatlik bir ameliyat ve yoğun bakımdan sonra, Michael sırtına yerleştirilmiş demir çubuklarla hastaneden taburcu edilmişti. Kazadan 6 ay sonra Michael'i gördüm. Kendini nasıl hissettiğini sorduğumda, daha iyi olamazdım, yara izlerimi görmek ister miydin? diye şakayla karışık yanıtladı. Teklifini reddettim, ama kaza esnasında beyninden neler geçtiğini kendisine sordum. Michael yanıtladı, ilk aklıma gelen şey yeni doğacak kızımın sağlığı oldu. Yerde yatarken iki seçeneğim olduğunu düşündüm. Ya yaşayacaktım, ya da ölecek. Ben yaşamayı tercih ettim. Korkmadın mı? Bilincini kaybetmedin mi? diye sordum. Michael yanıtladı. İlkyardım görevlileri bana sürekli düzeleceğimi söylediler. Fakat hastaneye getirildiğimde, doktorların ve hemşirelerin yüzlerindeki ifadeyi görünce gerçekten korktum. Gözleri adeta benim öldüğümü haykırıyordu. O anda bir şeyler yapmam gerektiğini anladım. Ne yaptın? diye sordum. Michael yanıtladı. İri cüsseli bir bayan hemşire bana sürekli sorular soruyordu. Benim herhangi bir şeye karşı alerjik olup olmadığımı sordu. Evet, yerçekimine karşı alerjim var diye bağırdım. Gülüşmeleri üzerine onlara dedim ki; ben yaşamayı seçiyorum. Beni ölü biri gibi değil canlı birisi gibi ameliyat edin. Michael hem doktorlarının yeteneği, hem de inanılmaz tavrı sayesinde yaşamayı başardı. Her öğün hayatı dolu dolu yaşamak için seçme hakkımız olduğunu ondan öğrendim.

Yaşama olan tavır ve bakış açımız her şeydir. Bu nedenle yarın için üzülmeyin, bırakın yarın kendisi için üzülsün. Her geçen günün kendine yetecek kadar derdi vardır. Kaldı ki, bugün, dün kaygılandığınız yarındır.

Bu konuyu yazdır

  Bir Rekabet Hikayesi
Yazar: csniper - 10-06-2005, 23:17 - Forum: KONU DISI - Yorum (2)

İkinci Dünya Savaşı'nın hemen öncesinde Almanya'da bir kasaba
Herzogenerauch'ta iki kardeş ayakkabı yapıp satmak üzere bir atelye açarlar;

Adolph ve Rudolph Dassler.
Savaş sonrası Adolph, Rudolph'a artık birlikte çalışmak istemediğini,
kendine ayrı imalathane açacağını söyler. Rudolph saşkındır. Ufacık
kasabada iki kardeş ayrı imalathanelerde rekabet edeceklerdir. Kardeşine bunun
mantıklı olmayacağını, bu ufak kasabada zaten insanların sayılı ayakkabı
satın aldıklarını, ikisinin birden iflas edeceğini söylese de Adolph bu
uyarıyı dikkate almaz ve kendine yeni bir ayakkabı imalathanesi açar.

Gerçekten de aralarında kıyasıya bir rekabet başlar. Rekabetleri
doğdukları kasaba sınırlarını dahi aşar. Iki kardeş ayrıldıktan sonra birbirlerine küslerdir ve Adolph 1978 yılında öldüğünde tam 29 yıl dargınlardır.

Bugün iki firmanın genel merkezi de bu ufak kasaba Herzogenerauch'tadır.
Adolph Dassler'in ayakkabı şirketinin adı ADIDAS, Rudolph'un ki ise PUMA'dır.

Bu konuyu yazdır

  SEVGİ VE GÜZELLİK
Yazar: csniper - 10-06-2005, 23:17 - Forum: KONU DISI - Yorum (1)

"Bebeğimi görebilir miyim" dedi yeni anne. Kucağına yumuşak bir bohça verildi ve mutlu anne, bebeğinin minik yüzünü görmek için kundağını açtığında şaşkınlıktan adeta nutku tutuldu!
Anne ve bebeğini seyreden doktor hızla arkasını döndü ve camdan bakmaya başladı.Bebeğin kulakları yoktu...Muayenelerde, bebeğin duyma yetisinin etkilenmediği,sadece görünüşü bozan bir kulak yoksunluğu olduğu anlaşıldı.

Aradan yıllar geçti, çocuk büyüdü ve okula başladı. Bir gün okul dönüşü eve koşarak geldi ve kendisini annesinin kollarına attı. Hıçkırıyordu... Bu onun yaşadığı ilk büyük hayal kırıklığıydı; Ağlayarak
"Büyük bir çocuk bana ucube dedi..."
Küçük çocuk bu kadersizliğiyle büyüdü. Arkadaşları tarafından seviliyordu ve oldukça da başarılı bir öğrenciydi. Sınıf başkanı bile olabilirdi; eğer insanların arasına karışmış olsaydı.Annesi, her zaman ona "Genç insanların arasına karışmalısın" diyordu, ancak aynı zamanda yüreğinde derin bir acıma ve şefkat hissediyordu. Delikanlının babası, aile doktoru ile oğlunun sorunu ile ilgili görüştü;
"Hiçbir şey yapılamaz mı?" diye sordu.
Doktor "Eğer bir çift kulak bulunabilirse, organ nakli yapılabilir" dedi.
Böylece genç bir adam için kulaklarını feda edecek birisi aranmaya başlandı. İki yıl geçti bir gün babası
"Hastaneye gidiyorsun oglum, annen ve ben, sana kulaklarını verecek birini bulduk ancak unutma bu bir sır" dedi.
Operasyon çok başarılı geçti ve adeta yeni bir insan yaratıldı. Yeni görünümüyle psikolojisi de düzelen genç, okulda ve sosyal hayatında büyük başarılar elde etti. Daha sonra evlendi ve diplomat oldu. Yıllar geçmişti, bir gün babasına gidip sordu:
"Bilmek zorundayım, bana bu kadar iyilik yapan kişi kim? Ben o insan için hiçbir sey yapamadım... Bir şey yapabileceğimi de sanmıyorum" dedi Babası, "fakat anlaşma kesin, şu anda öğrenemezsin, henüz değil..."
Bu derin sır yıllar boyunca gizlendi. Ancak bir gün açığa çıkma zamanı geldi... Hayatının en karanlık günlerinden birinde, annesinin cenazesi başında babasıyla birlikte bekliyordu. Babası yavaşça annesinin başına elini uzattı; Kızıl kahverengi saçlarını eliyle geriye doğru itti; annesinin kulakları yoktu.
"Annen hiçbir zaman saçını kestirmek zorunda kalmadığı için çok mutlu oldu" diye fısıldadı babası"..ve hiç kimse, annenin daha az güzel olduğunu düşünmedi değil mi?"

Gerçek güzellik fiziksel görünüşe bağlı degildir, ancak kalptedir! Gerçek mutluluk, gördüğün şeyde değil, asıl görünmeyen yerdedir...
Gerçek sevgi, yapıldığı bilinen şeyde değil, yapıldığı halde bilinmeyen şeydedir!"

Bu konuyu yazdır

  Olgunluk
Yazar: csniper - 10-06-2005, 23:16 - Forum: KONU DISI - Yorum (1)

.......20 li yaşlara kadar iyilikle kötülüğün ülkesi, kalın sınır çizgileriyle ayrılıyor birbirinden. Sıkı dostları ve düşmanları oluyor insanın. Onları ölesiye seviyor
yada ölesiye nefret ediyor onlardan.

30 larında yalanı hakikatten ayırt etmeye başlıyor.

İyi sandıklarının hıyanetiyle tanışıyor, sırtında dost işi hançer darbeleriyle;
ve en kötü zannettiği şefkatle imdadına yetişiveriyor.

Zaman kanatlanıp da 40 ına yaklaştığında insan, iyiyi kötüden ayıran hudut çizgilerini birbirine karıştırıyor. İyilere nakşolmuş kötüyü ve kötülerin içindeki iyiliği de keşfediyor ademoğlu. Anlıyor ki, iyi insan / kötü insan yok; insanın
içinde iyilik ve kötülük var, kötüyle iyi panzehiri değil birbirinin; kankardeşi.

İyilerle kötüler çekiştirmiyor ipi. İyilik ve kötülükten örülmüş ibrişimin kendisi.

Bunu anlayınca şaşmıyorsun nefretin birden şehvete dönüşmesine; acı girdaplarının içinde hazzın raksetmesine. Tevazuyla gurur, haysiyetsizlikle onur el ele yürüyor. İnsan, şuuraltındaki isyankarla sahtekarı, günahkarla tövbekarı birarada farkediyor. Benim, hükmeden ve boyun eğen, zulmeden ve acı çeken. Bunca şiddet kadar onca merhamet de benim eserim. Minneti nefrete, korkuyu cesarete, zaferi hezimete bulayan benim. Kundak bezime tıpatıp benziyor kefenim, hayatım muhteşem ve sefil, mağrur ve rezil, hayasız ve asil.

İşte bu keşif kolaylaştırıyor yaşamı.. Anlıyorsun ki toplumlar gibi insanlar da kanlı iç savaşlarına borçlu ilerlemesini..

O zaman, iyileri kötülerden ayırmak gibi nafile bir uğraşı bırakıp -başta kendin olmak üzere- insanların içindeki iyiliğin peşine düşüyorsun; kıymet bilmeyi ve
-yine başta kendin olmak üzere- herkesi hoş görmeyi öğreniyorsun.

Tükendikçe pahalanıyor zaman; günler azaldıkça uzuyor.

Saçların gibi, seyreldikçe değerleniyor dostların. Günahları ve zaaflarıyla da övünüyor insanlar; sevapları ve zaferleri kadar.

Önemli değil kaç kez yenildiğin; önemli olan, kaç yenilgiden sonra yeniden doğrulabildiğin.

Bu paramparça ruhlardan, çelişkili duygulardan, çatışmanın açtığı yaralardan mucizevi bir ahenk çıkıyor ortaya ki olgunluk diyorlar adına.....

Can Dündar

Bu konuyu yazdır

  Þehitler Ölmez
Yazar: csniper - 10-06-2005, 23:10 - Forum: KONU DISI - Yorum (4)

Olay 1974 yılında yapılan Kıbrıs Harekatı'nda yaşanmış. Savaş sırasında bir gün, bizim askerlerden birinin yanına bir başka Mehmetçik gelmiş. Biraz hoşbeşten sonra, ailesine ulaştırması için ona bir mektup vermiş. Bizimki, "Kardeşim savaştayız. Kimin ne olacağı belli değil ki. Belki sen gidersin de, ben kalırım" dese de diğer asker, sürekli, "Hayır sen gideceksin, ben kalacağım," diyormuş. Sonunda başa çıkamayınca razı olmuş. Mektubu götüreceğine söz vermiş. Bir daha o askeri görmemiş. Bi süre sonra da olayı unutmuş.

Savaştan yıllar sonra, askerlikle ilgili eşyalarını karıştırırken bir anda eline o mektup geçmiş. Verdiği sözü tutmamış olmanın rahatsızlığıyla hemen mektubun üzerindeki adrese doğru yola çıkmış. Giderken de, "Döndüyse kendisini görürüm, şehit olduysa ailesine başsağlığı dileyip mektubu veririm" diye aklından geçiriyormuş.

Sonunda evi bulup kapıyı çalmış. Kapıyı açan yaşlı teyzeye, Kıbrıs'ta birlikte savaştıkları oğullarından bir mektup getirdiğini, kendisiyle görüşmek istediğini söylemiş. Kadın şaşkınlık içinde adamı içeri buyur edip kocasının yanına götürmüş. Yaşlı adam olayı dinledikten sonra, "İyi de evladım, bizim Kıbrıs'ta savaşan bir oğlumuz yok ki" demiş. Ardından da diğer odaya gitmiş ve elinde bi fotoğrafla geri dönmüş. Resmi bizimkine göstererek, "Sana mektubu veren bu muydu?" diye sormuş. Bizim Kıbrıs gazisinin gözleri parlamış: "Evet, işte bu askerdi. Ama Kıbrıs'ta savaşan oğlunuz yok demiştiniz." Anne çoktan gözyaşlarına boğulmuşmuş bile. Baba ise başını sallayıp üzüntülü bi sesle, "Evet bu bizim oğlumuz. Ancak Kıbrıs'ta değil, yıllar önce Kore'de şehit oldu" demiş..

Bu konuyu yazdır

  Yeni ATI sürücüleri (Catalyst 5.6)
Yazar: enderyum - 10-06-2005, 21:03 - Forum: Driver - Yorum (5)

ATI ekrankartı sürücülerini yenilemeye devam ediyor. Halen yenilemekten bıkmadıysanız :lol: BURAYA tıklayarak yeni Catalyst 5.6(32mb)sürücülerini indirebilirsiniz.

Bu konuyu yazdır

  KNOPPİX KURULUMU BİLEN VARMI?
Yazar: Erkan - 10-06-2005, 20:36 - Forum: Linux & Linux Yazılımları - Yorum (13)

arkadaşlar elime knoppix cd geçti bunun kurulumu nasıl acaba tr olarak dil de görmedim içinde karmakarışık yazılar neresinden kuruluyor acaba?tşk :o

Bu konuyu yazdır

  Acil LG F900P veya SAMSUNG 997 kullanan varmı_?
Yazar: mczaga - 10-06-2005, 11:35 - Forum: Monitör - Yorum Yok

arkadaşlar sizce hangisi?yada başka bi monitör? fiyat önemli değil ama bu modellerde kullanınan tüplerden hangisi iyi. çözünürlük ve tazeleme hızını desteklicek ekran kartı nedir mesala (nvidia 6600) desteklermi.LG ürünlerine teknik destek veren ufotek'in iyi servis vermediği söyleniyor doğrumu.Son sorumda 19"monitörlerde odaklanma varmış bu nedemektirki yoksa 17" mi almalıyım?cvp verenlere tşk.yorumlarınızı bekliyorum

Bu konuyu yazdır